Güniz Sokak No:22/3 06700 Kavaklıdere, Ankara, TÜRKİYE
Sipariş Hattı +90 (312) 467-1780

Ürün Açıklaması

Kimyasalların ve katkı maddelerinin icat edilmediği zamanların zeytini; 'Paşa' Organik, Çok Az Tuzlu, Çizik Yeşil Zeytin. 


Daha önce hiç bir Toros zeytininin tadına bakmamış olanlara tamamen farklı bir deneyim.

Yıl boyu gözümüz gibi baktığımız, hasat zamanı dalından özenle toplanan zeytinlerimiz doğal fermente yöntemiyle yalnızca organik-endemik kekiğimiz, çok az tuz kullanılarak ve şifa kaynağı zeytin acı suyunu büyük ölçüde koruyarak olgunlaştırıldıktan sonra sofralarınıza taşınıyor.


Yüksek Rakım Nedir?

Bir Akdeniz meyvesi olan zeytinin yüksek rakımlarda daha besin değeri yüksek ve uzun ömürlü yağ verdiği Jerash Üniversitesi araştırmaları sonucu bilimsel olarak yayınlandığı gibi halkımız tarafından da çok bilinen bir gerçektir.

Halil Efendi Çiftligimizin zeytinlikleri yüksek rakımda olup, 445 ve 735 metrededirler.


Sadece burada !

Akseki yöresi Toros vadilerinin toprağı ve suyuyla yetiştirilmiş olmasının yanı sıra, kelimelerin gerçek anlamlarıyla tamamen doğal, organik ve benzersiz bir lezzet sunuyoruz. Bir benzeri daha olmayan zeytinimizi damak tadınızı dolduran lezzetiyle beğeninize sunuyoruz. Kendine özgü dokusunu korumak için ayrı toplanıp işlem görmüş olan Paşa Zeytin, paşalara layık sofraların klasiği olmayı başarmıştır...

ZEYTİN Hammaddesi zeytinin kendisi olduğu halde, fayda konusunda tüm övgüyü yağı toplamıştır; ancak lezzet söz konusu olduğunda, zeytinin ayrı bir yeri vardır. Size, zeytin de çok sağlıklı bir besindir ve her gün mutlaka tüketmeliyiz demeyeceğiz. Çünkü sizin de bizim gibi, zeytini sofranızdan hiç eksik etmediğinizi biliyoruz. Önceliği lezzeti olan zeytin konusunda, biz tamamen farklı bir şey sunmak istiyoruz ve size soruyoruz… Daha önce hiç Toroslar’da yetişen bir zeytinin tadına bakmış mıydınız? Sakın bu farklı tadın, zeytin ağaçlarına yapılan müdahaleler ya da hasat sonrası uygulanan işlemlerle elde edilmiş olabileceği aklınıza gelmesin. Bizim yaptığımız sadece Toros topraklarının verebileceği armağanlardan birini keşfetmek oldu. Bununla birlikte, size yepyeni bir deneyim önermenin yanı sıra, kelimelerin gerçek anlamlarıyla tamamen doğal ve katkısız bir lezzet sunuyoruz. Genellikle bir akdeniz iklimi meyvesi olarak kabul gören zeytini, bir de Toroslar’dan denemenizi mutlaka tavsiye ediyoruz..


ZEYTİNİMİZİN MİTOLOJİSİ

Zeytinimize “Paşa” isminin verilmesi bir tesadüf değil, Antalya’nın Akseki ilçesinde yetiştirdiğimiz zeytinimizin gerçek hikayesidir.Kanuni Sultan Süleyman döneminde, Antalya’ya sancak beyi olarak Abdüssamed Paşa atanır. Abdüssamed Paşa çok katı, dediğim dedik bir paşadır.Önceleri hep sarayda olduğu için, sarayın görgü ve kurallarına alışıktır ve bu küçük ilçeye gelince hiç bir şeyden memnun kalmaz. Ahali ne yapsa ne etse de Paşa’yı memnun edemez.Paşa da bu durumdan mutsuzdur çünkü onca yıl padişaha çok büyük hizmetleri olmuştur ve sessiz kalıp unutulmak istememektedir. Bir gün saraydan gelen bir haberci, Paşa’ya padişahın sefer dönüşü sancağa geleceğini haber verir. Paşa tez hazırlıklara başlar. Padişaha layık olmak ve onu en iyi şekilde ağırlamak için elinden geleni ardına koymaz. Padişahın sancağa doğru geldiğini gören haberci, tez haber uçurur ve Paşa dillere destan bir sofra hazırlatır. Padişah sancağa geldiğinde, Paşa onu hemen sofraya davet eder. Sultan Süleyman ve Paşa sofraya geçerler ve o kadar yemeğin arasında Padişah’ın gözü iri, yeşil zeytinlere takılır. Tam ortada duran zeytin tabağına uzanır ve bir tane yer.Sonra Paşa’ya dönüp; “Yahu Abdüssamed Paşa, böyle bir lezzeti neden bizden saklarsın?” diye sorar. Paşa da utana sıkıla, “Hünkarım, ben bunca lezzetli yemekler hazırlattım, size layık olmak için değişik vilayetlerden değişik lezzetler getirttim. Lakin bu yörenin zeytinini bu kadar beğenebileceğinizi hiç düşünemedim” der ve bu söz üzerine Kanuni de “Paşa, ben saraya döndüğümde bu zeytinleri soframda görmek isterim” der ve Paşa da bunun üzerine saraya zeytin yollamaya başlar. İşte o iri, yeşil zeytin, sizlere sunduğumuz “Paşa Zeytin”imizdir ve yıllardır, Sultanlara, Paşalara layık sofraların klasiği olmuştur.